Tarımda Su Kullanımı ve Kaynakların Verimliliği [1]Araştırma, Kibele Projekt tarafından Softtech Ventures kurum içi girişimi İmeceMobil için hazırlanmıştır.

Sunuş

Su hayattır. Pek çok yerden aşina olduğumuz bu cümle aslında üretimi ilgilendiren her sektörden tutun da insan hayatının sürdürülebilirliğine kadar çok geniş bir alanda bir gerçekliği ifade ediyor. Su konusu hem tarımsal anlamda hem de toplumsal hayatın kendisi için oldukça önemli bir konumdadır.

Bu konu ülkemizde her ne kadar popülist bir çerçevede ele alınsa da gerçekte sandığımızdan çok daha karmaşık bir şekilde karşımıza çıkıyor. Dünyada su konusu genel olarak iklim krizi, artan nüfus ve benzeri sebepler ile gittikçe büyük bir sorun yaratmaktadır. Su yokluğu manasında okuyabileceğimiz su stresi başlığı ciddi planlamalar gerektirmektedir. Ülkemizde ise su konusu genelde büyük şehirlerimizin barajlarında su olmadığı dönemde ciddi bir şekilde konuşulmaya başlanmaktadır. Bu konu geçtiğimiz sene başlayan tarımsal kuraklık ve denizlerimizdeki kirlilik ile bugün oldukça önemli bir gündem maddesi haline gelmiştir.
Kibele Projekt olarak bizler, ülkemizdeki tatlı su rezervinin % 73 ila 77’sini harcadığımız tarım sektöründeki su kullanımına eğilmek istedik. Zira su ihtiyacının düzenli olarak arttığı ve artacağı kesin olan günümüzde tarımdaki su kullanımın verimliliği oldukça hayati bir başlığı oluşturmaktadır.

Bu noktada bu araştırmayı gerek sağladığı verilerle gerekse destekleriyle mümkün kılan İmeceMobil’e ve Softtech Ventures’e teşekkür ederiz. Bununla birlikte bizimle uzman görüşlerini paylaşarak araştırmayı yönlendiren ve görüş bildiren Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı Sayın Bertan Balçık’a, Netafim Türkiye’nin Satış Direktörü Sayın Okan Başaran’a ve Kayseri Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi’nden Sayın Prof. Dr. Ali Ünlükara’ya teşekkür ediyoruz.

Araştırmanın Amacı

Su, tarımsal üretim için önemli bir girdidir. Dolayısıyla gıda tedariği açısından oldukça hayatidir. Dünya çapında üretilen toplam gıdanın %40’ı sulanabilen tarım arazilerinde üretilmekteyken bu arazilerin dünyadaki tüm tarım arazileri içindeki payı %20’dir. Sulu tarım, ortalama olarak, yağmurla beslenen tarıma göre birim arazi başına en az iki kat daha verimlidir. Daha fazla üretim yoğunlaştırılmasına ve ürün çeşitliliğine olanak tanır.

Nüfus artışı, kentleşme ve iklim değişikliği nedeniyle, özellikle tarım alanında olmak üzere su kaynakları için rekabetin artması beklenmektedir. Dünya nüfusunun 2050 yılına kadar 10 milyarın üzerine çıkması beklendiği şu günlerde gerek kentlerde gerekse kırsalda olsun, nüfusun temel ihtiyaçlarını karşılamak için gıda en birincil önceliğimiz olacaktır. Nüfusu hızla artmakta olan Dünya’da bu artışa paralel olarak tarımsal üretimin endüstrinin ihtiyacını ve nüfusun beslenme ihtiyacını karşılamak adına 2050 yılına kadar yaklaşık %70 oranında artırılması gerektiği tahmin edilmektedir.

Bununla birlikte artan nüfus tüm sektörlerin suya ihtiyacını arttıracaktır. Su kaynakları artmayacağına göre tarımda kullanılan tatlı suyun %25 ila %40’ının özellikle evsel kullanım ve sanayiye aktarılması gerekecektir. Bunun sebebi ise tüm dünyada tarımın en çok su kullanan sektör olmasıdır. Şu anda, tarım (ortalama olarak) küresel olarak çekilen tüm tatlı su kullanımının % 70’ini oluşturmaktadır.
Sektörler arası su dağılımın yeniden düzenlenmesi için tarımdan yapılacak tasarruflar ancak su verimliliğinin sağlanması ile mümkün olacaktır. Bunun da yolu tarımsal işletmelerin içinde ya da dışındaki su kullanımının iyileştirilmesi ile mümkündür. Bütün bunlarda ancak tarımda yeni teknolojilerin hem kamusal yatırımlarda (su kanalları, barajlar gibi) hem de tarladaki sulama sistemlerinde son teknolojinin kullanım kabiliyetinin artması ile mümkün olacaktır.

Gelecekte tarım sektöründe su kullanımı konusunda karşımıza çıkacak en büyük zorluk , sektörel su kullanımın nasıl yönetildiği ve su yönetimi içerisinde tarımın sektörel su tüketiminin tam olarak ne olacağı konusundaki tartışmalar olacaktır. Ayrıca, ister büyük ister küçük olsun, sulama ve drenaj planları, kırsal alanlarda mekansal olarak dağınık belirgin kamunun yapması gereken yatırımlardır. Yani aslında bu uygulamalar bir istihdam yaratma yatırımı olarak görülebilir.

3 tarafı denizlerle çevrili Türkiye’de kişi başına sağlanabilen su potansiyeli 1640 m3 civarındadır. Uluslararası kriterlere göre bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için kişi başına kullanılabilir su potansiyelinin yıllık 3000 ila 10000 m3 arasında olması gerekmektedir. Bu ölçüte göre yıllık bazda 1000 m3 altı olan ülkeler su fakiri 1000 ila 3000 m3 arasında suya sahip olan ülkeler su sıkıntısı çekmekte olan ülke olarak kabul edilmektedir. Türkiye’nin nüfusunun artmakta olduğu da düşünülürse Türkiye’nin yakın zamanda “su fakiri ülke” statüsüne düşeceğini söylemek yanlış bir öngörü olmaz.

Bu noktada ülkenin tatlı su stokunun % 73’lük kısmını kullanan tarım sektörünün yapacağı tasarruf çok ciddi bir öneme sahiptir. Tarımda basınçlı su sistemlerinin kullanımı, akıllı tarım uygulamaları ve benzeri tedbirlerle su kullanımının verimli hale getirilmesi yeni günlerimizin en önemli konularındandır. Bu araştırma bu konuda uygulanabilecek çözümlerin araştırılması ve süreçlerin gözden geçirilmesi hedeflenmektedir. Bununla birlikte İmeceMobil’in bu soruna çözüm olarak getirdiği Uydu Destekli Sulama Servisi’ni de değerlendirmeye almayı hedeflemekteyiz.

Künye

Raporu Hazırlayan : Hasan Turunçkapı
Araştırma Stajyeri: Tutku Nur Saraç
Araştırma Stajyeri: Hande Turunçkapı
Tasarım: Kerem Umut Önal

Tarımsal Su Kullanımı ve Kaynakların Verimliliği Raporunu okumak için tıklayın.

Tarımsal Su Kullanımı ve Kaynakların Verimliliği Raporu Yönetici Özetini okumak için tıklayın

Report on Water Use in Agriculture and Resource click to read.

 


References
1 Araştırma, Kibele Projekt tarafından Softtech Ventures kurum içi girişimi İmeceMobil için hazırlanmıştır.