Türkiye, uzun bir süredir enflasyonun yükselmesi ile mücadele ediyor. Bu mücadele sürecinde farklı enstrümanlar ile enflasyonun dizginlenme çabalarını da görüyoruz. Mayıs ayı enflasyon oranlarının açıklanması ile birlikte tartışma tekrardan alevlendi. Türkiye şu an hiperenflasyon sürecine girdi mi, yoksa enflasyon düşüş eğilimi mi gösteriyor! TÜİK ve ENAG’ın açıkladığı oranlar arasındaki uçurum Mayıs ayı itibariyle daha keskinleşti. 

Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK), TÜFE ve Yİ-ÜFE verilerini kamuoyu ile paylaştı. Eş zamanlı olarak ise Enflasyon Araştırma Grubu(ENAG), E-TÜFE verilerini açıkladı. 

TÜİK’in 2022 yılı Mayıs ayı verilerine göre; TÜFE bir önceki aya göre %2.98 ile düşüş, bir önceki yılın aynı ayına göre %73.50’lik artış gerçekleşti. ENAG’ın verilerine göre; E-TÜFE bir önceki aya göre %5.46 iken, yıllık %160,76 artış gerçekleşti.

TÜFE’nin Şampiyonu; Gıda ve Ulaştırma

Tüketici enflasyonu tarafında TÜİK’in verilerine yıllık; 8 ana harcama grubunda düşüş gerçekleşirken, 4 ana grup yükseldi. Aylık verilere bakıldığı zaman ise 5 grupta düşüş, 7 grup ise yükselme trendi gösterdi.

Ana harcama gruplarındaki yıllık değişimi incelemek için;

Ana harcama gruplarındaki aylık değişimi incelemek için;

Tüketici enflasyonu odağındaki tartışmaları şimdilik bir kenara bırakarak bir diğer önemli veri olan Yİ-ÜFE’ye bakalım.

Yİ-ÜFE Son Üç Yılın Zirvesini Gördü!

TÜİK’in açıkladığı bir diğer veri ise Yİ-ÜFE oldu. Yİ-ÜFE de bir önceki aya göre %8,76 iken, yıllık %132,16 artış gerçekleşti. Üç yıllık verilere bakıldığı zaman ise zirveyi gördüğünü rahatlıkla söyleyebiliriz. Yİ-ÜFE sektörel değişim grafikleri ile, daha yakından bakalım verilere hep birlikte.

Aylık değişim grafiği;

Yıllık değişim grafiği;

Aylık ve yıllık grafikler ile detaylara baktığımız zaman üretim alanların enflasyonun etkisinin derinden hissedildiğini görebiliyoruz. 

Enflasyon Verilerinin Güvenirliği Tartışması Alevlendi!

Yeni belirlenen ekonomi politikaları ile TÜİK ve Merkez Bankası’nın bağımsızlığı uzun bir süredir tartışma konusu olarak gündemin önemli maddesi olarak karşımızda duruyor. TÜİK tarafından bu ay açıklanan enflasyon rakamları ile birlikte tartışma daha da alevlendi. Veriler de görüldüğü üzere tüketici enflasyonu için TÜİK’in ve ENAG’ın açıkladığı rakamlar arasında ciddi farklar olduğunu görebiliyoruz.

Çeşitli yöntem farklılıklarından kaynaklanan bu zıtlığın günlük hayatta vatandaşın karşılaştığı tabloya birlikte bakıldığında, TÜİK’e olan güvenin düştüğünü gözlemleyebiliyoruz. Bugün geldiğimiz noktada, dijital platformlarda ve alanın uzmanları tarafında “Tünelin Sonunda Hiperenflasyon Mu Var?” sorusuna cevap aranıyor. Hiperenflasyonun kapımızı çaldığını savunanlar olduğu gibi, önümüzdeki aylarda özellikle hasat dönemi ile birlikte gıda enflasyonunda iyileşme olacağını savunanlarda var.

Konuyla ilgili Twitter hesabı üzerinden açıklamada bulunan, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’ye göre enflasyon hız kesti ve düşüş süreci başladı. 

Bakan Nebati’nin açıklamalarının detayı ise şöyle;

“Küresel salgın ve savaş ortamının tetiklediği gıda ve enerji başta olmak üzere uluslararası emtia fiyatlarındaki yüksek artışlar ve tedarik zincirlerinde oluşan bazı aksaklıklar, tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemiz enflasyon artışlarında da temel bir rol oynuyor. Uyguladığımız politikalar, yönetilen-yönlendirilen fiyatlar, vergi indirimleri ve sübvansiyonlar vasıtasıyla vatandaşımızın fiyat artışlarından en az düzeyde etkilenmesini ve enflasyondaki gevşemenin artarak devamını sağlamak amacıyla çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Önümüzdeki süreçte, olumlu seyreden iklim koşullarının da etkisiyle, tarımsal üretimimizde gerçekleşmesini beklediğimiz artışın enflasyondaki gevşemeyi olumlu yönde destekleyeceğini öngörüyoruz. Ayrıca, atacağımız ek adımlarla bir yandan insanlarımızın günlük hayatlarını etkileyen fiyat artışlarının önüne set çekerken diğer yandan da gelirleri artırarak gelir seviyesindeki düşüşün hızla önüne geçmeye devam edeceğiz. Enflasyonla mücadele önümüzdeki dönemde birinci önceliğimiz olmaya devam edecektir. Vatandaşlarımızın enflasyon baskısı altında ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz!”

TÜİK’in açıkladığı verilerle ilgili olarak Bakan Nebati’nin görüşleri düşüş yönünde iken konuyla ilgili çalışan ekonomistler verileri gerçekçi bulmadılar. 

Ayrıca, TÜİK’in bu ay açıkladığı bültende enflasyon sepetindeki ürünlerin fiyatlarını açıklamamayı tercih etmesi ekonomistler tarafından eleştiri konusu yapıldı. Konuyla ilgili; Doç. Dr. Oğuz Demir, Ekonomist H. Ekrem Cunedi ve Prof. Dr. Burak Arzova eleştiri getirdiler.

Türkiye İstatistik Kurumu’nda son dönemde üst kademe yöneticilerin görevlerinden ayrılıyor olması ayrı bir tartışma konusu olarak önümüzde duruyor. En son bugün, Tüketici Fiyatları Grup Başkanı Mustafa Teke’nin görevinden ayrıldığı haberi geldi. Ayrılıklarla ilgili olarak TÜİK tarafından yorum yapılmadığı belirtildi.


Editör Notu: 

Kibele Projekt olarak, özellikle gıda enflasyonunu yakından takip ediyoruz. Gıda enflasyonunun, adil gıdaya erişim hakkı üzerindeki olumsuz etkilerinin üstünün çizilmesi ve gıda enflasyonu ile mücadele için üretimin desteklenmesi konusunda farkındalık çabalarımız devam ediyor.

Yasal Uyarı 

Bu makalede dayalı herhangi bir işlem yapılması tarafımızdan öngörülen bir husus değildir. Bu makalede yer alan görüşler sadece yazarın güncel görüşleridir. Makalede yer alan görüşlerin bir kısmı veya tamamı Kibele Projekt’in kurumsal görüşlerini yansıtmayabilir.